Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BOŞLUKTA UÇMAK

BOŞLUKTA UÇMAK Oynanan yasak ve şiddet oyunu...politika-ötesi şantaj. Vatandaşa esir gibi davranan "hükumet" herkesi terörist ilan ediyor. Oturdukları koltukları çok iyi sömürdüklerini söyleyebilirim. Farkında mısınız bilmiyorum...kan damlıyor ellerinden. Çünkü iktidarların, varlığının meşruluğunu devam ettirebilmeleri için "terörizm" yaratması gerekmektedir. Yarattıkları "terörizm" haklılıklarını kanıtlamaya dayanak sağlar. Mutfağınızda sigara böreği sararken terörist oluverirsiniz...yağda kızarttığınız o puf puf sigara börekleri de silah oluverir. Siz terörist sigara böreği de silah olduğuna göre mutfağınızın can güvenliği yoktur...işi yokuşa sürmek istersem evinizin can güvenliğinin olmadığını da söyleyebilirim. Bu durumda siz...esir edilmeye mahkumsunuz.  Din ideolojisine sığınan sistem kendi yolunda ilerleyebilmesi, yoluna çıkan engelleri aşabilmesi için panik havası yaratır. Ortada var olmayan "panik" söz konusu ise; h...

KOLAY OLMADI

 Yorgunum...Akp hükümetinin ülkeyi sürüklemek istediği çağ dışı, karanlık politikasından, aynı dili konuştuğu, aynı toprağın suyundan içtiği, tahılından yediği polisin, halkın üstüne teknolojik silahları kullanarak saldırması beni bir vatandaş, "insan" olarak çok yordu. Sıradan, günlük koşuşturmaca içindeyken; topuklu şık ayakkabılarımızı rafa kaldırıp spor ayakkabılarımızı giydik. Bu ülkenin doktorları, sanatçıları, avukatları birçok şey bilir ancak; başbakan çıkıp sizin bilginiz "sünepe"diyor. Her şeyi ben daha iyi bilirim diyor...silahları ben daha iyi tanırım...sizi en iyi ben vururum...Bizler ekmeğimizi  bölelim diyoruz... o, çıkıp doğu'ya-batıya, müslümana-alevi müslümana, kadına- erkeğe bölerim diyor.  Bu bölme işlemini buraya sığdıramam, bölünerek çoğalıyor gibi görünsekte aslında bir avuç bırakılıyoruz. Bu hükumet alışkanlıkların  peşinde sürüklenip giderken hem kör hem sağır olmayı başarabiliyor. Demokrasinin bütün normlarını yok edip, itiş kakış halin...

ADANIN KAFASINI ATTIRMA

Adalara ne yapacaksınız?  Bu soruya nasıl bir cevap bekliyordum..."kıyıları talan edeceğiz" "Tepeleri kırıp molozları denize dolduracağız" "rant hesaplarının önünü açacağız" "Bir de mini mini bir otel yapacağız" ohh oldu da bitti maşallah(!) Açık bir cevap alamayacağımı farkedince, sorunun cevabını Yassıada'da aradım. Ada dediğin denizin ortasında yeşillikleriyle göze hoş görünmeli, suları temiz, oksijeni bol olmalı, denizine girince şehrin yorgunluğunu atabilmeli insan.... Her şey benim düşündüğüm gibi olacak değil elbet..! Yassıada ve Sivriada'yı biz uyurken çıkardıkları torba yasalarla imara açtılar. Yassıada 2011 yılında arkeolojik sit alanıydı. Ancak aynı yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı'na devredildi ve 2012 yılında da sit alanı olmaktan çıkarıldı. 2013'te de  torba yasayla talanın önü açıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yaptığı mimar planlarıyla otel, restoran, kongre binaları yapılmasına karar veri...